Jaguar Kükrüyor

“Lüks markalar, artık diğer sektörlerin lüks "gadget"larını otomobillerine "taşımaya" çalışıyor... Jaguar F-TYPE da, tasarımında ve donanımında Star Wars, Denon ve Hublot markalarından "esinlenmiş"!..”

Jaguar'ın E-Type'tan bu yana hazırladığı ilk gerçek sportif roadster'ı F-TYPE, 340 ve 380 HP'lik V6'larının yanında 495 HP'lik V8 S'inin müthiş performansını, yere çok iyi aktarabilen bir aktif suspansiyon sistemiyle donanarak, tüm meraklılarının kalbini fethediyor… 

Bu arada, F-TYPE'ı hazırlayan mühendis grubunun başında da Erol Mustafa ismiyle de karşılaştığımızı belirtelim… Erol Mustafa, "Vehicle Engineering Manager for Jaguar Sports Cars" ünvanıyla, F-TYPE'ın tüm dinamizmine imza atan kişiydi!.. Özel egzost akustiği, vücudu tam sarabilen koltukları vesaire, F-TYPE'ın dinamik ayrıntıları, diğer CarsNews.TV haberlerimizde uzun uzun anlatılıyor…
Aslında "Desire" isimli kısa filmin çekimleri bile, F-TYPE'ın tüm "ruh"unu tarif etmeye yetiyor...

Fakat, ilk bakışta, yani öncelikle 2 metre genişliğe sahip keskin tasarımıyla herkesi etkilemeyi başaran F-TYPE'ı bu kadar çekici kılan "gölgedeki" bir iki ayrıntıyı, Sizlerle paylaşmak istiyorum…

Bunlardan birincisi farları:

F-TYPE'ın farları, Star Wars filmlerinden hatırlayacağınız TIE "savaşçı"larından esinlenerek şekillendirilmiş… Jaguar Tasarım Stüdyosu Şefi Wayne Burgess ile F-TYPE dizayn detaylarını konuşurken, bu ayrıntının üzerinde çok durduk… Kendisi, F'i "mekanik fakat saldırgan" yapmaya çalışırken, "yapılmış" olanları kopyaladıklarını açıkça itiraf ediyordu…

İkinci "kopyalama" ise düğmelerde:

Konsolda klima ve aynı zamanda koltuk ısıtma ayarı yapılan üç adet büyük yuvarlak düğme yer alıyor… Bunların camsı parlak siyah yapılarının da, "dokunulması ve çevrilmesi en keyifli" birçok Hi-End müzik sistemi düğmeleri arasından Denon'unkiler beğenilerek gerçekleştirilmiş… Gerçekten, pahalı müzik sisteminin "ağır" volüm tuşunu yavaş yavaş çevirir gibi "hoş" bir dokunma hissi yaratılabilmiş…

Üçüncü "benzerlik" ise Hublot saatlerinden:

Wayne Burgess, Hublot saatinin bronz rengi, aynı pantone ile, direksiyon altındaki vites pedalları, marş düğmesi ve dinamik mod selektöründe kullanılmış… Aracın içine bindiğinizde ilk anda fark edilen bu bronz rengindeki pedal ve düğmeler, aradığızı hemen bulmanızı sağlarken, "değerli" birşey aradığınızı da fark ettiriyor… Marşa basınca Jaguar gürlemesi, pedallara basınca egzost homurtuları ve dinamizm modunu değiştirirken de sportif sarsıntılar, bu bronz üçlemesiyle yaşanıyor…

Birçok detayında sempatik şekiller ve nitelik fark edilen F-TYPE'ın kapı kollarının basit bir dokunuşla yerinden çıkması ve araç hareket ettikten sonra kapı yüzeyine gömülüyor olması da, çok özel bir ayrıntı… Fakat, bunu daha önce başka araçlarda görmüş idik!..

Bugüne kadar hiçbir otomobilde görmediğimiz bir özellik ise;

Jaguar'ın performansa odaklanan geleneksel tasarım prensipleri, hatların temizliği ve sadeliğinin içinde agresif bir "hava" yaratılırken, havalandırma (HVAC) ızgaralarının zarif bir hareketle gömülü olduğu üst konsoldan yavaşça yükselmesi ve kontağı kapatınca yerine gömülmesinin de, benzersiz olduğunu belirtelim!..

Sonuçta, Jaguar F-TYPE sahipleri, araçlarını satın aldıklarında, sadece çok havalı bir çılgın roadster almamış olacaklar… 

Müthiş bir mühendislik ürünü bir dizayn objesi de almış olarak, daha da "havalı" olacaklar!..

Üstelik, efsane isimlerin dahil olduğu müthiş bir geçmişin son şeklini kullanmanın gururunu da yaşayacaklar...

Jaguar A'dan F-TYPE'a devam eden heyecana katılmış olacaklar!..


(Bu yazı 13 Mayıs 2013 tarihli AutoShow dergisinde Automotive Insider olarak yayınlanmıştır.)