Japon Kovboy

“Toyota’nın Amerikan PickUp imparatorluğuna karşı, çok güçlü bir şövalyesi var!.. Tundra 1794 Edition CrewMax, VVT-i 5.7 lt FORCE tipi dev V8 motorunun 381 HP ve 544 Nm performansı ve süper ECT-i şanzımanıyla üstünlüğü de var!..”

Sanki, arazisinde petrol bulup birden zengin olmuş ve kovboyluğundan vazgeçmeden, günümüzün en modern en lüksünü yaşıyor…

Amerika’da Amerikalılar’a karşı üretilen bir Amerikan tarzı dev Toyota… 

Malum, ABD’nin büyük şehirler dışında en çok tercih edilen araç tipi büyük boy Pick-Up’lar. Sadece F-150’nin bile yılda 1 milyona yaklaşan adetle satıldığı bu dev pazarda Silverado ve RAM 1500 gibi dev orijinal Amerikan oyuncuların karşısında, sadece Japon Nissan ve Toyota’nın, “think global, act local” seçenekleri olan Titan ve Tundra var… 2 milyonluk PickUp pazarında bu dev Japonlar da yüzbinlerce adet satılıyor…

Geçmişte, sadece çiftlik ve arazi yaşamı için uygun olarak üretilen bu PickUp’lar, artık bir yaşam sitili objesi olarak da tercih ediliyor. Dev motorlarıyla, Amerikalı olmanın övgü sloganı gibi, yakıt tüketimi ya da büyük boy rahatsızlığı umursanmadan kullanılan ve tüm dünyaya adeta “biz Büyük Amerika’yız!” diyorlar.

“Şehirli Kovboy” diye bahsedilen artık “nazik ve narin” şehirlilere karşı duran yeni nesil genç Amerikalılar, bu yeni PickUp’ları iş için kullanmıyorlar, özellikle “oyun” veya gösteriş için tercih ediyorlar… Bir yaşam sitili elementi olarak görüyorlar. Belki de o sebeple bu büyük boy PickUp pazarı son 5 yılda iki misli büyüdü, Bireysel kullanıcıların istekleri yönünde, ticari araç özelliklerinin üzerine neredeyse lüks otomobillerin donanımlarının eklendiği veya “country” müzik tutkunlarının ya da “kovboy”ların hoşuna gidecek kalın derili ve özel işlemeli döşemelerle, hatta direksiyon simidinden vites topuzuna ahşap kaplamalarla süslendiği görülüyor…

Toyota Tundra ise, orijinal Amerikanlara kafa tutabilen en iddialı “yabancı”… “Amerika’da üretiliyor!” ise, en iddialı sloganı!..

Özellikle üretildiği San Antonio’daki fabrikanın bulunduğu çiftliğin kuruluş tarihinden aldığı isimle “1794” Edition olarak, en tarz rodeocuları bile tatmin edebilecek kabin içi şıklığına sahip olan Tundra, modern şehirlilerin isteyebileceği “internet” kapasitesine ve aplikasyonlarına da sahip… Yani gezerken, en iyi restoranı, en güzel at çiftliğini bir kaç tuşa basarak bulabilirsiniz ve oraya doğru yönlendirilebilirsiniz…

2014 model yılıyla kasa değiştiren Tundra, güçlü tekniğini destekleyen çok güçlü bir tasarım ile yenilenmişti… Kullandığımız bu en üst CrewMax seviyesinde, ilk fark edilen, orijinal Amerikan’lara göre çok daha lüks aksesuardı!.. Sanki, bir Lexus PickUp’ı gibiydi…

“Western” temalı dekorasyonunun yanında Tundra 1794 Edition, tam 12 hoparlörlü Entune JBL ses sistemine bile sahip…Orta konsolun üst kısmını komple kaplayan 7 inçlik büyük ekranlı gelişmiş dokunmatik navigasyon sistemi, sesle kumanda edilebilen Bing’li, iHeartRadio ve hatta MovieTickets.com’lu infotainment sistemi, yumuşak dokunuşlu kumandalar ve eller serbest telefon sistemi de, sanki bir binek otomobilde olduğumu düşündürüyordu.. 

Önceki şekline göre 4 cm daha yüksek ön kaputuyla daha da gösterişli duran yeni Tundra, artık bu PickUp dünyasının zirvesindeki RAM Long Horn’lar kadar da “havalı”!.. Eskisindeki gibi tek parçalı olmayan tamponlar ise tamir masrafları azaltılsın diye artık 3 parçalı…  Kabin kısmı ise, orijinal Amerikan’lardan bile daha büyük olan Tundra’yı, Toyotacılar Kuzey Amerika pazarındaki orta boy PickUp’ların lideri Tacoma modelindeki birikimleriyle maksimuma geliştirmişler… 

Treyler bağlantısı için üniversal 7 pinli prizin plakalığın yanındaki kullanışlı konumu da, Tundra’nın eskisine göre farklılıkları arasında…

4 litrelik V6 ve V8 motorlarının yanında dual bağımsız supap zamanlamalı VVT-i 5.7 litrelik FORCE tipi üstten çift eksantrikli 32 supaplı dev V8’le asıl performansını gösteren Tundra, ECT-i “akıllı” 6 ileri elektronik kontrollü otomatik şanzımanıyla, şaşırtıcı şekilde yüksek çeki kapasitesi, gerektiğinde dört çekerli olan 4WD teknolojisi ve tüm Amerikalılardan çok daha düşük yakıt tüketme iddiasında… 

Direksiyon sistemi iyileştirilen, düz çizgi stabilitesi geliştirilen Tundra’nın Cadillac konforu sunmak isteyen kabin içinde vites topuzunun tam 7 cm ve diğer tüm kumanda düğmelerinin sürücüye doğru kaydırılmış olması, kabin için ergonomiyi, bildiğimiz Toyota standardına getirmiş… Arka koltuk konforu da artık bir sandalyeden gerçek koltuk konforuna değiştirilmiş… Ön göstergelerin basitçe ve göz ucuyla takip edilebilmesi, iki bölgeli iklim sistemli kliması, koltuklardaki elektrikli baldır ve bel destekleri, arka koltukların parçalı olarak yukarı kaldırılması, orta kol dayanağının altındaki küçük otomobil bagajı kadar büyük dolap, arka koltuklar için özel bardaklıklar, tavandaki iki tarafta da olan gözlük saklama gözlerini ve direksiyon üstü kumanda düğmelerini bu konfor içinde saymalıyız…

TRD OffRoad paketi olmasa bile, en derin kar ve çamurlu parkurlarda takılmadan ilerleyebilen Tundra, sahiplerini doğa içindeki en zorlu maceralara doğru kışkırttığına da eminiz!.. Hatta, arkadaşlarınızla veya ailenizle gidebileceğiniz genişlik ve güvenliğin de sunulduğunu hatırlatmalıyız!..

Michigan Ann Harbor’da buluna Toyota Teknik Merkezi’nde mühendisliği yapılmış ve tasarımı da Ann Harbor ve Kaliforniya Newport Beach’teki Toyota Calty Tasarım Araştırma merkezlerinde tamamlanmış olan Tundra’da kör nokta uyarı sistemi, geniş açılı geri görüş kameraları ve çapraz trafik uyarı sistemi gibi en modern teknolojilerin de unutulmamış olması, bildiğimiz Amerikan PickUp’larda hiç olmamış özelliklerle fark yaratmaya başlıyor…

Bir binek otomobil kadar rahat kullanılabilen, bir Land Cruiser ile aynı dört çeker arazi kabiliyetinde olan, zengin konforuyla Lexus’ları hatırlatan bu dev Toyota, daha önce kullandığımız Chevrolet, Ford ve RAM PickUp’lardan eksiği olmayan, hatta lüksüyle daha pahalı etiketli gibi görünen, aslında daha ekonomik ve belki de çok daha modern bir seçenekti!..

Şık duruşuna rağmen, 4.5 ton çekebilen ve 900 kg yükü rahat rahat taşıyabilen Tundra, önündeki multi reflettörlü halojen farlarının altındaki LED gündüz DRL ışıkları, 20 inçlik parlak krom jantları ve yan basamaklarıyla da pahalı CrewMax donanımını tamamlıyor. Arka açık kasasındaki pozisyonu kaydırılabilir ağır yük bağlantılı Deck Rail sistemiyle açıkta taşınacak eşyalar, güvenli şekilde sabitlenebiliyor.

Yol ne keder uzun olursa olsun, zemin ne kadar bozuk olursa olsun, iş amaçlı ya da hobi için tercih edilebilecek en büyük Toyota olan 1794 Edition CrewMax Tundra, ağırbaşlı dış tasarımının içindeki kullanıcısını şımartan lüksüyle, Michigan Gölü etrafındaki kutup girdabı soğuklarındaki sürüşümüzü, tatil yolculuğu keyfine çıkardı!..

Ticari araç gibi durmaması ve hatta lüks SUV’lara benzemesiyle, belki de pahalı bir restoranın önüne park edebileceğiniz tek PickUp olan Tundra, “büyük lükse rağmen en büyük dayanıklılık” iddiasına sahip. VSC stabilite kontrol sistemi, TRAC çekiş kontrol sistemi, dört teker ABS, EBD elektronik fren kuvveti dağıtımı, aracın panik fren gücünü arttıran BA fren destek, SST akıllı durma sistemi gibi ektif güvenlik sistemlerini eksiksiz olarak taşıyan Tundra, 270 ve 310 HP’lik diğer motorlarından başka özellikle 381 HP 5.7 lt V8 versiyonunda iki parçalı tahrik miline ve devasa 10.5 inçlik halka dişlisine sahip olarak  ve 544 Nm’lik maksimum torku dizginleyebiliyor!..

3.7 metrelik dingil mesafesi üzerinde 5.8 metrelik boyu, 2003 mm’lik genişliği, 1935 mm’lik yüksekliği, 56 cm derinliğinde ve 2 metre uzunluğundaki yük bölümüyle cüssesini tahmin edip şaşıracağınız bu dev Toyota ile geçtiğimiz Ocak ayında Chicago ve Detroit arasındaki bazen otoban, bazen OffRoad sürüşümüzde en çok aklımızda kalan, diğer Amerikan PickUp sahiplerinin kıskanç bakışlarıydı!..

Son olarak hatırlatalım; kullandığımız bu Tundra, fizik kurallarını alt üst ederek modifiye edilmemiş haliyle Uzay Mekiği Endeavour’un Los Angeles’taki son yolcuğunda da “çekici” olarak görev yapmıştı. Orada da çekmekten çok, arkasındaki müthiş yükü yavaşlatabilmek ve hatta durdurmak kısmını da Trailer Salınım kontrol sistemi, otomatik sınırlı kaymalı Auto LSD diferansiyeli, dört teker ektif çekiş kontrol A-TRAC sistemi ve önlerde taşıdığı 4 piston kaliperli büyük frenleriyle başarıyla tamamlamıştı!..