“Divine konseptiyle, yeni DS tasarım anlayışının ilk örneğini gösteren Citroen, Fransız lüks otomobillerinin hangi yönde gelişeceğine işaret ediyor.”
Malum, Çin'de Citroen ve DS markaları artık ayrı showroom veya bayiliklerde satılıyor...
PSA, artık Avrupa'da da DS'i Citroen'den "koparmak" istiyor...
Artık hiçbir Citroen logosu olmayacak olan DS'lerde, bu Divine konseptinde olduğu gibi, Citroen'in "olan" bir modelinin lüksleştirilmiş şekli değil, artık bambaşka bir tasarım da söz konusu olacak. Yani C4'ün maksimumu DS4'ler artık olmayacak... Sadece donanım ve kaplamalar değil, otomobillerin platformları hariç tüm kabuk, motorlar ve iç ve dış dizayn farklılaşacak.
Elmas dokulu çok büyük panjur ve farlara kadar uzanan kromaj çerçeve ile yeni DS yüzü, normal Citroen'lerle olan akrabalığı uzaklaştırmaya başlıyor.
Müşterilerin ihtiyaç ve zevklerine göre seçilebilen kabin içi donanımı, değişitirilebilir üç farklı ambiyans, doğal karbon fiber erkeksiliğinden, Paris Şıklığı denilen fildişi renkli derilerden, kristal döğmeler ve ipek saten döşemelere sahip kadınsılığa kadar aksesuarlar çeşitlenecek. Üçüncü ambiyansta ise Fatale Punk ismine yakışır şekilde siyah yastıklı deri ve milyonlarca ince elmas parıltılı Swarowski kumaş kombine edilmiş.
Divine konseptinin en ilginç özelliklerinden biri de lazer "göz"lere sahip olması. Ayrıca holografik göstergeleri de, gerçek bir derinlik oluşturuyor!..
Sofistike ve teknolojik duruşuyla DS Divine konsepti, 1.6 litrelik Turbo motorunun 270 beygir gücü ve 145 gr/km CO2 emisyonuyla da iddialı!..
DS CEO'su Yves Bonnefont'un da dediği gibi, "Fransız tarzı özgün kişiselleştirme için DS markası da, ayrı olmalıydı!'
Sonuçta; DS, artık tek başına bir marka ise, o zaman Citroen'in işi biraz daha zorlanacak, imajı biraz daha kayıp yaşayacak, desek, yanlış olmayacak!..
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.