“Kim demiş, nesilleri tükeniyor diye?!.. Jaguar'lar çoğalmaya devam ediyor! Yeni Jaguar neslinin ilk vahşi kedisi, F-TYPE, doğrudan Porsche'nin "şahlanan aygır"ına saldırıyor!..”
Jaguar geçmişin otomobil efsanelerini yaratmış bir marka!
Şimdi ise, geleceğin efsanelerini hazırlamaya girişti..
Premium otomobillere karşı modellerini tamamlamak üzereyken, spor otomobil kriteri olarak algılanan Porsche ile kafa kafaya gelmeye çalışıyor…
Çok uzun yıllardan beri ilk kez, volüm üretime gerçek bir eğlence otomobili sokan Jaguar, F-Type ile, sadece Jaguar meraklılarının değil, uzun süredir "adam gibi" bir üstü açık iki kişilik roadster bekleyen otomobil meraklılarının da kalbini fethetmek istiyor…
Porsche 911 Cabriolet ile Boxster arasındaki boşlukta tüm sesini duyurmak için, orta konsoldaki küçük bir düğme ile egzostunu bas tonlara çeviren F-Type, kullanırken şehir içlerinde ve köy geçişlerinde bu düğmenin kapalı tutulmasını tavsiye ediyor…
Evet, Türkiye'den tek kişi olarak katıldığımız, İspanya Pamplona çevresindeki dağlardan geçen test sürüşlerinden Jaguar F-Type'a aşık olarak, geri döndük…
Aklımızda kalan notları, şimdi, Sizlerle paylaşmaya başlayalım…
Jaguar, 1.3 metrelik basıklığının altında modern, sportif, temiz ve sade çizgilerle çok yakışıklı bir form tutturmuş…
Uzun motor kaputu, 4.47 metrelik boyunun büyük kısmını kaplarken, kaslı çamurluklar da bu üstsüzün genişliğini 2 metreye yaklaştırmış…
F-Type'a bulunabilinecek tek kusur, 148 ila 196 litrelik küçük bagajı… Gerçi, bu dar alan için, özel iki uçak bagajı ve 3 küçük çanta da hazırlatmış olan Jaguar, sürücü ve yanındaki için ise yan destekleri ayarlanılabilen vücudu çok iyi saran koltuklar sunuyor…
8 ileri Quickshift şanzımanın direksiyon altındaki vites pedallarının, marş düğmesinin ve aracın tüm sürüş karakterini değiştirdiğiniz kar/yağmur ile spor ayarı yaptığınız düğmelerin koyu altın renginde olması da, notlarımız arasına büyük harflerle yazılmıştı!..
Keskin bir hat oluşturan arkadaki enlemesine stop ışığı, araç hızlanınca yükselen arka kanadı ve araca binerken ortaya çıkan ve hareket edince yerine gömülen kapı kolları, aluminyum roadster gövdesi, motoru çalıştırınca gösterişli şekilde üst konsolda yükselen havalandırma kanalı, 3 ve 5 litrelik motorlarından önce akla gelecek özellikleri…
Yağmur bulutları altında sürüşüne başladığımız F-Type'ın tavanını ise, 12 saniyede kapatabiliyorsunuz…
Üstelik saatte 50 km/h hıza kadar, hareket halindeyken, bile…
Konsollarda kullanılan tüm malzeme, aracın açık havada güneş altında uzun süre kalabileceği düşünülerek seçilmiş…
Islansa bile eskimeyecek materyal arasında koltuk ısıtma ve klimayı ayarlayabildiğiniz Hi-End müzik sistemlerinin düğmelerine benzeyen içi göstergeli düğmeler de bulunuyor…
Yolcunun tutunabileceği bir hat, orta konsolun sağ tarafında bir sınır gibi duruyor…
Navigasyon ve bilgi ekranının gömülü olduğu çerçevenin tam göz hizasına gelmesi ise, bilmediğiniz yollarda hız yaparken bir sonraki viraja göre hazırlanmanızı da kolaylaştırıyor…
Pist performansının ve G'lerin gösterildiği özel yazılımlı aktif grafiklerin ve F-Type'ın sportif karakterini seçebildiğiniz dinamik modların aynı ekrandan takip edilebilmesini fazlasıyla eğlenceli bulduğumuzu söylemeliyiz!..
2.62 metre dingil mesafeli arkadan itişli F-Type'ın en zayıf motoru, 340 beygir gücünde ve 450 Nm maksimum torka sahip, bir V6!..
Saatte 260 km/h hıza ulaşabildiğiniz bu motor bile, aslında F-Type'ı adeta uçururken, V6 S modelinde 380 beygir gücü ve 460 Nm'lik maksimum tork sunuluyor… 5.3 veya V6 S ile 4.9 saniyede 0-100 km/h hızlanmanızı tamamlayabildiğiniz, bu genç Jaguar, 80-120 km/h ara hızlanmasını V6'da 3.3, V6 S'te 3.1 saniyede tamamlıyor!..
Fakat, diğer yanda bir canavar var!.. V8 S!..
Tam 495 beygir gücü ve 625 Nm'lik maksimum tork ile bu yere yapışan 1.6 tonun nasıl bir savaş jetine döndüğüne şaşırıyorsunuz…
Motor sesinin değiştirmenize bile gerek olmadan arkadaki dörtlü egzsotun homurtuları, marşa basar basmaz başlıyor…
Gaz pedalına dokunduğunuz anda ise, gürleyen SuperCharger motor, Sizi 4.3 saniyede 100 km/h hıza çıkarıyor!..
Maksimum hızımız ise, maalesef 300 km/h ile sınırlandırılmış…
Tüm bu performansı susturucu kapaklarının yönetildiği aktif egzostu "açık" modda tekrarlarsanız, bir GT yarış otomobilinin çılgın sesiyle içiniz titremeye başlıyor!..
Uzun süre kullandığınızda bu gürültü, kulaklarınızı zorlasa da, gazdan kalktığınızda egzostta biriken patlamalar, Sizi coşturmaya devam ediyor… Aklımıza 90'lı yılların ralli otomobilleri geliyor…
Orta konsoldaki küçük vites topuzuyla da 8 ileri ZF şanzıman otomatiğiyle manuel gibi oynarken, egzostun ses yükselterek Size eşlik etmesi, sabit gazda vites küçültürken kademelerin devri 1.000 - 1.000 indirmesi, gerçekten çok eğlenceli…
Vites oranlarının normal ya da yarış modunda yani tüm elektronik seviyelerde olabilecek en iyi sürüş keyfi için programlanmış olması, tek bir tuş ile Jaguar'ı vahşileştirebilmek, bizleri gülümsetiyordu…
Hatta, vites aralıkları o kadar iyi ayarlanmış ki, Jaguar mühendislerine "neden çift kavrama kullanmadınız" diye sormayı bile unuttuk…
Bu arada eğer, F-Type ne kadar sert diye, soracak olursanız; cevap vermek çok güç olacak…
Çünkü, yola yapışarak giden aks yükü dağılımı 50'ye 50 olan bu üstsüz Jaguar, çok sert gibi bir stabilite ve viraj kabiliyeti sergilese de, aslında yol bozukluklarını da sürücü ve yanındakine pek yaşatmıyor…
Dikey ve yana doğru kasılmalarını fark ettirmiyor…
Eski tabirle, sanki ray üstünde gidiyor!..
Normal modda kullanırken bile tatlı/sert hissedilen F-Type, Sport modda çukurlardan geçerken bizleri zıplatsa da, yine de eziyet çektirmiyordu…
340 beygirlik V6'da adaptif amortisör ayarı bulunmuyor…
Driver Experience denilen sistemle kontrol edilen S'lerdeki bu sertlik ayarı, Sport modunun altında ekstra bir komutla değiştirilebiliyor…
Yani bozuk yollarda tam sportif giderken, suspansiyonun beton gibi olmasını istemeyebilirsiniz…
Diğer yanda S'lere göre daha hafif bir ön aks yükü olan normal V6'nın hidrolik servo direksiyonunun çok daha hassas olduğunu da itiraf etmeliyiz!..
Yüksek performans fren sisteminin de ani yavaşlama ve ani duruş için hep hazır olduğunu, strese girmeden tecrübe ettiğimizi de belirtelim...
1950'lerden 80'lere kadar sürmüş olan Jaguar'ın efsanevi motor sporları geçmişi, biraz geç de olsa, nihayet hatırlanmaya başlıyor…
Le Mans, Daytona, Monte Carlo yarış ruhu yeniden canlanıyor…
Turing ve spor otomobil şampiyonlukları aklımıza geliyor…
Bunları bizim dönem otomobil tutkunları, bire bir yaşamamış olsa da, baştan aşağı modern teknolojiler ile hazırlanmış F-Type'ın, E-Type efsanesini tekrarlamak üzere olduğuna eminiz!..
Evet, Jaguar, yeniden eğlence ve keyif dolu gerçek bir spor otomobil yapmış!..
Belki sadece adrenalin makinası Z4 M, bu vahşi kedinin yegane rakibi olarak gösterilecek!..
73.000'den 100.000 Euro'ya Boxster'lardan pahalı Porsche 911'den ucuz olan Jaguar F-Type, sürüş kalitesinden önce tasarımıyla bizleri etkilemeyi başardı...
Jaguar F-TYPE için sunumum ve sürüş izlenimim, ayrıca FB TV FAST&BOLD programıyla yayınlandı!..
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.