“Pekin'de yeni açılan Ürün Mühendislik Merkezi’nin içindeki en yeni tasarım stüdyosundan ilk bebeğini çıkaran Mercedes-Benz, geleceğin GLC'sini mi, şimdiden gösteriyor, acaba?..”
Mercedes-Benz tüm serilerinde yepyeni bir isimlendirme yaptı… Bunun yanında pek yakında yollara çıkacak olan yeni modellerin de isimlerini öğrendik… Örneğin; Roadster olarak SL’in altına SLC geliyor ve SLK’lara veda ediliyor… Fakat asıl G-Klasse serilerindeki değişikler çok şaşırtıcı… GL’ler artık GLS, ML’ler GLE ve GLK’lar da GLC oluyor…
Sanıyoruz, aşağıda anlattacağımız en yeni Mercedes-Benz konsepti de, yeni GLC’ye iyi bir örnek olarak gösteriliyor…
Mercedes-Benz Vision G-Code SUC Study, Daimler’in Pekin’de yeni açılan Ürün Mühendislik Merkezi’nin ilk çalışması…
Bir SUC yani Sports Utility Coupe olarak düşünülmüş, şehir içi kullanımına da, arazi kullanımına da uygun olarak hazırlanmış bu küçük SUV fikri, Mercedes’in yakın gelecekte GLA’nın bir büyüğü olarak yollara çıkaracağı bir modele gönderme yapıyor… Fakat, bu prototipin boyunun GLA'dan bile daha kısa olduğuna da dikkat etmemiz gerek!..
Pekin’deki bu yeni teknik merkezinin aynı zamanda tam teşekküllü bir tasarım stüdyosuna da sahip olması, markanın Çin pazarına verdiği önemi de gösteriyor…
Sindelfingen’deki tasarım direktörlüğüne bağlı olarak çalışacak olan bu yeni merkezde yerel kültür ve trendlere göre tasarım modellemeleri ve mobilite konseptleri hazırlanacağı belirtiliyor…
G-Code konsepti ise, bu stratejinin en iyi örneği olarak ortaya çıkarıldı… Mercedes-Benz’in en yeni çizgilerini taşımasının yanında tam “yeni” Çin “stil”i modern lüksün kompakt forma nasıl sığdırılabiliyor.
“Güzel ve akıllıca… Tipik bir Mercedes Coupe tasarım anlayışı…” diyor Daimler AG Tasarım Şefi Gorden Wagener.
Coupe formundaki yan hat, dinamik ve akıcı çatı eğimi ve ekstrem sportif alt oranları, gerçekten göz alıcı!..
Genç Asyalıların modern yaşam stilleri ve dijital alışkanlıklarından esinlenilerek son şekline karar verilmiş olan G-Code, gelecekte “cool” ve sportif CrossOver’ları tercih edecek bu neslin beğeneceği görüntü oluşturulmuş. “Ayrıca yeni teknolojilerle, klasik el işçiliği ve dizayna önem verecek olan geleceğin müşterileri, duygusal saflığın vurgulandığı diğer tüm yeni Mercedes-Benz modellerinde kendilerine uygun bir seçenek bulabilecekler!” diyor, Wagener.
Bu 2+2 kişilik SUC, 4.1 metrelik boyu, karşılıklı açılan kapılarıyla Coupe’yi andıran profiline tam uyum gösteriyor. Kaslı çamurluk şişkinlikleri, görünmeyen A direkleriyle kesintisiz bir şekilde arkaya uzanan tavan yapısı ve yine şişkin duran tavanının bir PowerBoat havası katması, 1.9 metrelik genişliği ve sadece 1.5 metrelik yüksekliği… Basık ve güçlü bir duruş!.. Hareket etmezken bile ileri atılıyormuş gibi… Çıkarılabilir tavan rayları, enerji dolu gibi duran yüzeyleri ve atletik bir otomobil vurgusu…
Ön farlardan arkaya uzanan gerili kaslar ve aracın yanında sadelikle akan çizgiler… 21 inçlik aluminyum jantların karbon fiber kolları, G-Code’un yan görünümündeki harmoniyle kontrast oluşturuyor!..
Sadece G-Code için klasik bir ön panjur yerine yapılmış olan merkezdeki büyük yıldızı taşıyan çift krom şeridin gerisinde sürekli çalışan bir ekran konulmuş… G-Code’un kullanım modunu yansıtan grafiklerle canlandırılan bu ekranda kompleks ve çok katmanlı yıldız matriksleri gösteriliyor. G-Code, park halindeyken yumuşak bir mavi tonda “dinlenme” sinyali veren sistem, tümüyle elektrikli HYBRID eDrive modunda dijital minyatür yıldızlar radyatörde belirmeye başlıyor ve mavi ışığı güçlendiriyor ve radyatörün kenarlarından merkeze doğru kaymaya başlıyorlar… Karışık HYBRID eco moda geçildiğinde radyatör, mor renge dönüşüyor… HYBRID sport modunda da elbette en canlı kırmızı renk parlamaya başlıyor ve minik yıldızlar radyatörün kenarlarına doğru hareket etmeye başlıyorlar!..
Böylece enerjisinin görselliğini çevresiyle paylaşan G-Code’un bu hali için “warp drive” denilmesi hiç yanlış değil!..
İki tam LED farlarının bu renkli radyatör ızgarasını tamamladığını söylememize ise hiç gerek yok… Farlar açıldığında bir dijital kameranın lensi gibi farın derinliklerinden öne çıkan projektörler, sürüş ve trafik durumuna göre aktif hale geliyorlar… Bu arada “G” şekilli gündüz ışıklarının da olduğunu hatırlatmalıyız!..
Kabin içinde de karanlık ve aydınlık alanlar arasındaki tezat, berraklık olarak vurgulanmış… Fakat bunun estetik dışında, kir tutmayan zemin kaplaması veya karbon fiber koltuk yapısının stabilite, sağlamlık ve kullanışlılığı göstermesi istenmiş. Açık renk ise, koltuk ve kol dayamadaki yumuşak deri döşemenin konfor ve sağlığa işaret ediyormuş… Bu yüksek kontrastlı kabin içi dekorunun modern lüks ve sürüş modlarıyla ilgili olduğunu da söyleyelim… Radyatörün renginin değişmesi gibi iç aydınlatma da ön üstteki çok geniş ekran üzerindeki yıldız matriksi ve renk şemaları değişiyor…
Kabuk tarzı çok kaliteli koltuklardaki üç boyutlu vücut tarayıcılarıyla önemli fiziksel parametrelerin monitörleyen sistem, merkez göstergelerinde araç yolcularının sağlık durumunu gösterebiliyor. Ve ardından koltuklarda ölçülen değerlerde masaj, ısıtma veya soğutma fonksiyonları otomatik olarak başlıyor, en kısa sürede yorgunluk alınıyor veya kas gerginliği gerektiği kadar çözülüyor… Böylece en uzun yolculukların bile dinlendirici olması sağlanıyor!..
Ardaki stop lambalarında da tümüyle dijital ekran zemini, dışarı açılan üstteki dikiz ayna kameraları, uçak kumandası gibi duran direksiyonun yerinden çıkıp sürücünün önüne açılması, üst konsoldaki ekranın yerinden kalkıp görünmesi, hepsi müthiş… Keşke yakın zamanda gerçekleşse…
Dijital dünyanın “kendini iyi hissetme”yle buluşması, zengin kabin içinin siyah beyazla sadeleştirilmesi, dış detayların yüksek teknolojiye işareti, dev metropollerin “urban lifestyle”ınden esinlenme ve duyguları yakalayan zeka dolu bir temiz görünüm!..
Eminiz; yeni G-Klasse ailesinin hepsi, bir şekilde bu “kod”lara uyacak!..
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.