Niche Yani Niş Modeller

“Markalar, karlılıklarını artırmak için şu ana kadar bulunmadıkları yepyeni segmentlere giriyorlar... Sportifler HyperCar yapıyor, ekonomikler modellerini büyütüyor, volümcular da az satacakları dar segmentleri deniyor!..”

İnternet iletişimi arttıkça, dünya küçülüyor… Herkes, her türlü bilgiye daha kolay ulaşıyor ve istekleri de sınırsız ufuklara genişliyor… Yani, çok daha zor beğenen bir yeni bir müşteri kitlesiyle karşı karşıya, otomotiv sektörü… Müşterilerin otomobillerinde bilgi ve eğlence sistemlerinin en iyilerini istemelerinin yanında, artık özgün ve hatta benzersiz tasarımlara da ilgileri arttı…

Elbette, otomobil markaları da, bunun farkında olarak, hiç alışkın olmadıkları segmentlerde hatta niş olarak geçmişte fazla ilgi görmemiş kulvarlarda bile yepyeni araçlar hazırlamaya başladılar. Üstelik, sadece volüm üreticiler değil, ultralüks veya ultra-hızlı otomobil yapanlar bile, farklı "giysi"lerle karşımıza çıkmaya başladılar.

Öbür tarafta da; Halk Arabası VW, XL1 isimli iki kişilik gerçek bir Plug-In Hybrid üretimine başlayarak "Das Problem" imajını değiştirmeye çalışıyor… 

Sıradan otomobil ustası Toyota, GT-86'dan sonda şimdi de "open" şeklini hazırlayarak, eğlenceli otomobiller üretebileceğini gösteriyor…

Peugeot ise, bilinen küçük, orta ve büyük modellerinin yanına 301 gibi ultra ucuz bir model koyarken 2008 gibi bir kompakt SUV ile yepyeni bir küresel başarının peşinde koşmaya başlıyor…

Opel de, Cascada modeliyle Orta Sınıfta da mantıklı ve güzel bir Cabriolet olabileceğini kanıtlamaya çalışıyor… Mokka'sıyla da kompakt SUV'lara Opel logosunu koyuyor…

Müşterilerin tercihlerinde normal otomobillerin yanında CrossOver'ların da önem kazanmasında büyük rol oynayan ve başarılı olan Nissan ise, yeni Note modeliyle Küçük Sınıf'ta da kuralların ve alışkanlıkların değiştiğini ve artık tüm hatchback'lerin yüksek tavanlı olması gerektiğini vurguluyor.

Chevrolet de, dev Amerikan serisinden uzaklaştı, Trax gibi küçücük bir SUV yapıyor… Hatta, minik Spark'ın elektriklisini bile deniyor… Fakat, orijinaline de sadık kalarak Corvette'in yenisini üstelik "üstsüz" olarak da sergiliyor… 

Renault Captur'un markanın önümüzdeki dönemde en çok önem vereceği model olacak olması da, çok ilginç değil mi?..

Ford'un kompakt SUV'unun ismi ise, EcoSport… Yani bilinen segmentlerin çok dışına, çok daha küçük ve ekonomik "moda" SUV çizgilerine, dev Ford bile uyum sağlıyor…

Citroen'in DS serisi de, bu yazı konumuzla paralel bir fikir değil mi?.. Diğer yanda yeni gelecek C4 Picasso ve öncü şekli Technospace kavram aracı, en yüksek teknolojileri taşıyan yeni bir monospace akımını başlatmak üzere…

Honda bile, bir değişiklik yapıp, Cenevre fuarında Civic'e bir station wagon alternatifi ekliyor.

FIAT da, 500'ü büyüttü 500L yaptı… Şimdi de 500L Trekking gibi çok daha değişik çeşitlerle karşımıza çıkıyor… Nerede eski Uno'lar?..

Hyundai bu yeni terndlere uygun seçeneklerini yıllardır hep öncelikli olarak ortaya çıkarıyordu… Şimdi yeni SantaFe'sinin Grand versiyonunu getirerek, kendine göre nişte durması gereken modelle hacim yapmaya çalışıyor…

Şemsiyesi altındaki KIA ise, cee'd modellerine GT damgası vurduktan sonra, şimdi daha da sportif ve hatta "caddeci" bir konsept göstermek istiyor… Amaç belli; "patron" Hyundai'den daha "hızlı" görünmek!..

Alfa Romeo'nun yeni heyecanı 4C'yi de, markanın yarışçı genetiğini farklı ölçülerde yeniden canlandırmak istemesi olarak açıklayabiliyoruz…

Infiniti, Q50 sedan gibi lüks seçeneklerle, Acura ve Lexus'un pek görünmediği Avrupa pastasından dilim koparmaya çalışıyor...

Mercedes-Benz ise, "yumurta" A'yı aldı, sportif bir hatchback'e çevirdi!.. Hatta buna hiç beklemeden AMG motoru koydu ve sportifliğin altını olabildiğince doldurdu… Diğer yanda Shooting Brake gibi CLS varyasyonlarıyla da, gözlerimizi kamaştırdı…

Audi, Q3'üne RS beçi ve gücü ekleyerek, kompakt SUV'larda hız rekoruna çıkarken, A3 modelinin e-tron ve doğal gazlı g-tron hallerini de üretime sokuyor...

BMW'nin 3 serisine GT şeklini vermesinden ve yeni 4 serisinden, yepyeni segmentler arayışı için en iyi örnekler olarak bahsedebiliriz…

Land Rover, hepimizi şaşırtarak, safkan OffRoader'ı Defender'ı elektriklendiriyor ve sıfır emisyonla dünyanın ilk gerçek arazicisini sergiliyor… Hatta, Evoque'un altına ekonomik bir OffRoader da planlıyor...

McLaren bile MP4-12C'nin üstüne çılgın P1'ınını yerleştirirken, bir de MP4-12C'nin yarı fiyatına "uçuz" bir McLaren de hazırlıyor…

Ferrari de, yeni "Enzo"su LaFerrari ile diğer "aygır"larının yanında zirve alternatifi yaratıyor…
Maserati'nin yeni Ghibli'si de yepyeni bir niş yaratmak, sayılmaz mı?..

Rolls-Royce bile fastback formlu Wraith seçeneğini getirirken, artık sportif de olabileceğine işaret ediyor...

Sporcu lüks Bentley'in Flying Spur'unu bu dönemde göstermesi de ilginç… Çünkü, Mulsanne varken, ekonomik bir yeni sedana daha ihtiyaç duyuyor gibi görünüyor…

Diğer yanda ekonomik Dacia'nın Lodgy gibi modeller ve Stepway gibi donanımlar ile çıta yükseltme girişiminde olduğunu fark etmemek, mümkün değil!.. Logan MCV'nin yeni hali de, buna iyi bir kanıt değil mi?..

Markalar, artık, showroom'larının kapısından giren herkese "uygun" bir seçeneğe sahip oluyorlar… Artık, her markanın istenilen her zevke göre bir otomobili var!.. Yani, otomobil dükkanlarına giren bir müşterinin "eli boş" çıkması, artık çok zor!..