“Otomobillerin “akıllanması”, artık yazılımcılara da otomobil ürettirecek!..”
Tabletler ve akıllı telefonların dünyasında iki dev rakip var. Biri Google diğeri ise Apple!.. Bu iki devin, otomobillerin içindeki iletişim sistemlerini de ele geçirmesine sayılı günler kaldı… Otomobil markaları da, araçların iletişim kabiliyetlerini kendileri geliştirmek yerine, bu aşırı yüksek teknoloji gerektiren işi bu iki markanın ellerine bırakıyor…
Bugün her 10 otomobilden 1’inde entegre bir “bağlantı” sistemi bulunuyor. Bu oranın 2020’de yüzde 90’a çıkması bekleniyor…
Diğer yanda gerek Apple gerekse de Google için uygulama geliştiren şirketler de, bu araç iletişim sistemlerine uygun ve işe yarayacak yepyeni fikirlerle ortaya çıkıyorlar… Fakat bu uygulama geliştiricilerinin de en büyük sorusu, Google’a mı yoksa Apple’a mı uygun yazılım yapacakları?!..
Son noktadaki kullanıcıların ise, hayatlarının kolaylaşması, daha fazla bilgi ile daha eğlenceli sürüş gerçekleştirmelerinin yanında, bu uygulamalar için kayıt olurken bireysel bilgilerinin nasıl korunacağı konusunda soruları var?!..
Fakat, araç içindekilerin kendi istekleri ve keyiflerine yönelik kişiselleştireceği uygulamalar ile, otomobiller artık bizleri gezdiren mobil bilgisayarlara dönüşmeye başladığı da fark ediliyor…
Sonuçta, otomobiller kendi başlarına da “gitme”ye başladıklarında, artık tekerlekli ofislerde ilerliyor olacağımız da aklımıza geliyor!..
Yani, araç içinde geçirilen zaman, artık bir kayıp değil, bir mesaiye veya bir eğlenceye de dönüşebilir…
Ruh haline göre size müzik tavsiyesi olan, günlük programınıza göre size bilgi veren, trafik durumuna göre size bir önceki noktadan ayrılmanız gerektiği konusunda uyaran yazılımlar, akıllı telefonların yaşamı kolaylaştıran tüm özelliklerini otomobillere entegre oluyorlar!..
Kullanıcı kendi sesiyle, el hareketleriyle veya basitçe ekrana dokunarak tüm iletişimini gerçekleştirirken, Apple CarPlay ve Google Auto ile navigasyondan çevrede ilginizi çekecek herşeye, yani tüm bilgilendirmelere tahmin edilenin çok ötesinde sistemler olarak hazırlanıyor…
Çok yakın gelecekte, beygir gücünün değil, aracın akıllı telefonlara olan uyumunun müşteriler tarafından sorulacağını tahmin ederken, araç ön camının tümüyle bilgisayar ekranına dönüşmesi için bile Ar-Ge tamamlanmak üzere…
Hatta, otomobillerin sadece bu sistemlerin etrafında tasarlanması ve bu sistemlere uygun olarak geliştirilmesine de şahit olmaya başlıyoruz…
Bu durumda, artık otomobil markalarının değil, bilgisayar markalarının bile otomobil üretmesini gündeme getiriyor… Ki, 2009 yılından bu yana kendi başına giden otomobilini geliştiren Google’ın bu freni ve direksiyonu olmayan otomobili şimdilik 200 adet üretmeye girişmesi ve 2017 ila 2020 arasında da seri üretime geçeceğini planlaması da, bu düşünceyi yoğunlaştırıyor.
Müşteriler de bu otonom otomobilleri, sanıyoruz bildikleri otomobil markalar yerine bu yüksek teknoloji bilgisayar markalarından satın almayı tercih edebilirler… Ne dersiniz, iCar’ın da sırası geliyor mu?..
*Bu konu 27 Ekim 2014 tarihli Auto Show dergisinde de işlenmiştir...
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.