“Bu sefer de Sizlere çok özel bir otomobilden bahsetmek istiyoruz... Yılda sadece 5 tane üretilen 1.194 HP’lik ortadan motorlu Danimarka tasarım ve mühendisliğindeki eşsiz HyperCar, aynı ülkeden ikinci kişiye satılmıyor!..”
Dışa vurumcu yani ekspresyonist olarak başlık attığım eşsiz bir otomobil... Doğanın olduğu gibi temsili yerine duyguların ve iç dünyanın ön plana çıkarıldığı 20. yüzyıl sanat akımının tasarımda sanki bir otomobilde cücut bulmuş şekli... Pozitivizm veya naturalizm ya da empresyonizm gibi değil, hatta bu akımları karşı olarak ortaya çıkmış gibi bir dizayn ile oluşturulmuş bu "Güney Viking"lilerin torunlarının otomobili... Sanki, gerçekçilik ve idealizmine karşıt anti-natüralist öznelliğe sahip bir bakış açısıyla çizilmiş, fakat detaylarında kuzeyli Cermen halk sanatı biçimlerini ve kabile sanatlarını günümüze taşıyor gibi de görünüyor... Bir dışa vurumcu sanatın mekanik eseri olan Zenvo, tasarımcısının duyguları ve iç dünyasını renk, çizgi, düzlem ve kütle aracılığıyla dışa vuruyor... Yani, geleneksel kuralların dışına çıkan, gerçeğin biçimini bozan ve hatta abartılı şekilde öznel duygularla yaratılmış bir otomobil...
İşte bu özgün süper otomobili, statik verilerle değil, çok eski arkadaşım ve usta meslektaşım, Danimarkalı otomobil gazetecisi Mikkel Thomsager’in yorumlarıyla anlatmaya çalışayım…
Her viteste sarsılarak çevirme kuvvetini 100’er 100’er yükselten ve asıl üçüncü viteste maksimum gücünü ortaya çıkaran Danimarka canavarının V8’inin ikili egzostundan kükremeleriyle 80’li yıllardan esinlenilmiş yatay devir göstergesinde 8.000’e ulaştığını gördüğünüzde, G-kuvvetini asfalt üstünde yaşamaya başlıyorsunuz.
Hele yarış modunda sürücüsünün pür dikkatini gerektiren abartılı performansıyla Zenvo’nun lastiklerini yakmamak için ustalıkla viteslerle oynamanız gerekiyor. Fakat, sağ tabanınıza yapışan gaz pedalına yüklendiğiniz anda motorun hassas tepkisiyle arka tekerlerden dumanların yükselmesi ve aracın arkasının çılgınca dansıyla başlayan ivmelenme, sanıyoruz sürücüsünü daha da kışkırtmaya yetecektir.
Yine de kullanıcısına sürprizi olmayan dengesi ve elektronik olarak kontrol edilen sınırlı kaymalı diferansiyeliyle yardımcı olan Zenvo TSR-S, çift kavramalı CIMA yapımı sert şanzımanda viteslerin buluşmasındaki mekanik sesleriyle de duygularınızı coşturacaktır.
Pürüzsüz çalışan elektro-hidrolik direksiyonuna rağmen dar virajlardan yol tutuşu kaybetmeden hızla geçebilmek için progresif sürüş eğitiminin şart olduğu bu TSR-S’i korkmadan en sert şekilde fren yaparak asgari mesafede güvenle durdurabiliyorsunuz…
Her ülkede sadece bir tane olacak şekilde sipariş kabul eden Zenvo, 1.177 beygir gücündeki ilk TSR-S hiper otomobilinin şanzımanına bir elektrik modülü ekledi ve tam 1.194 beygir gücüne ulaşarak, klasik çift stoplarının teke indirilmesi gibi gereksiz tüm ağırlığı üzerinden sıyırarak ve karbon fiberle de 15 kilogram hafifletilerek performansını maksimuma çıkardı.
Zenvo, aslında yarış pistleri için TSR modelini özel taleple üretime alırken, normal trafiğe çıkabilecek yasal versiyonunu da geliştirmeyi ihmal etmedi. TSR-S de, böylece sivil kullanıma açılırken, direksiyon altındaki pedallarla kumanda edilen Zenvo’nin kendi geliştirdiği 7-ileri sequential senkronize şanzıman, aracı hibrit tanımına ulaştıran küçük bir elektrik motor desteğine kavuşturuldu.
Öncelikli görevi performans dopingi olan ve sonra da yakıt tüketimini azaltmaya da yarayan bu hibrit modül, hızlanmalarda motora az da olsa güç katıyor ve çekiş kontrol sisteminin daha akıllı çalışmasına yardım ediyor. Ayrıca, yeni şanzıman, sürücüye en hızlı şekilde 700 HP’lik normal cadde modundan 1.194 HP’lik yarış pisti moduna geçmesini de sağlıyor. Bu arada elektrik ünitesinin otomobile bir 8. vites veya geri vites olarak da işlev kazandırdığını belirtelim.
Zenvo, geçmişindeki TS1 GT, TRS modellerinden daha da fazla karbon kullanımını yoğunlaştırarak TSR-S'nin ağırlığını azaltma hedefinde örneğin, yan eşiklerdeki özel karbon dolgular gibi kendi üretimi açık gözenekli ve görünür karbon fiberden jantlarda birçok ayrı parçadan oluşan ve logolar filigranlar veya özel renklerle özelleştirilebilen bir seçenek hazırlamış. Böylece aluminyum kullanımı azaltılarak 1,5 tonluk 4.815 mm uzunluk 2.038 mm genişlik ve 1.198 mm yüksekliğindeki gövdede yüzde birlik kilo verme gerçekleştirilmiş.
Son TSR-S, 2007 yılında tanıtılan ilk Zenvo ile aynı aks açıklığı 2.906 mm olan aluminyum/çelik şasinin optimize edilmiş ve hız tümseklerinden geçerken 145 mm’ye yükseltilebilen şekline sahip. Fakat yüksek hızlar için yerden yüksekliği 95 milimetrede tutuluyor. Daha yüksek kuvvetlere göre yeniden “tune” edilmiş ve aerodinamik ince ayarlar yapılmış olan alt yapısından başka; çok farklı açılarda ayarlanabilen ve ayrıca bir hava freni görevi de gören, sürüş sırasında en iyi yol tutuş için virajlara ve yüksek hıza göre elektronik kontrolüyle anlık olarak pozisyonunu değiştiren çok güçlü arka kanadı, Zenvo TSR-S’in asıl kozu!..
Özellikle bu benzersiz “centripetal” elektro-mekanik aktif arka kanadın, sürüş yönünde deselerasyon anında en az 55 dereceye kadar yukarı aşağı dönebilmesi ve 0,5 g yanal ivme esnasında stabiliteyi korumak için eş eksenli olarak 15 dereceye kadar sağa veya sola kalkabilmesi de patentlik bir mühendislik örneği… Aktif aerodinamik sistem, hakim hava akışına adapte olurken, ters akışlı bir kurulumla aracı daha fazla karşı köşeye, içe doğru bir kuvvet oluşturarak iterek iç lastik tutuşunu ve viraj stabilitesini artırıyor, kavramayı azami seviye ulaştırıyor. TSR-S viraj aldığında, yere bastırma kuvvetinin yanında dikiz aynasından görebileceğiniz virajın dış kenarına doğru hareketlenmesi de, ayrıca çok “havalı” duruyor…
Hayatta her şeye sahip olabilmiş bir müşteri grubunun koleksiyonunda olan Zenvo, sahiplerine tam gazla motor gürlemesinin yanında sürüş zevkinin zirvesini yaşatmak üzere Christian Brandt tarafından tasarlanmış.
Önde ayrıca yeni bir apron ve splitter’ı, ön tekerlek davlumbazlarında hava çıkış solungaçları, çok daha iyi downforce için arkada yepyeni yarış tipi bir difüzörü, tavanında da motorun filtrelerine ve çift kompresöre doğru temiz havayı çektiği LMP1 tarzı “kepçe”si ile bu AirScoop’un entegre edildiği karbon fiber sırt kapağındaki motorun daha iyi ventilasyonu için büyük sıcak hava çıkışlarıyla geliştirilmiş, bu son TSR-S… Çift santrifüj SuperCharger’lı Zenvo mühendislerinin kendi bünyelerinde hazırladığı 1.139 Nm’lik 5,8 litrelik 180 derece düz krank miline sahip V8 motoruyla artık 200 km/h hıza 6,8 saniyede ulaşabiliyor ve 0-100 km/h hızlanmasını 2,8 saniye ve elektronik olarak dizginlenmiş olsa da 325 km/h’yi maksimum hız olarak kullanıcılarına yaşatıyor.
Önde 6 pistonlu kaliperlerle 395 ve arkada 380 milimetrelik diskleriyle karbon seramik fren sistemiyle önde 20 inçlik jantlarda 245/35 ve arkada 21 inçlik 325/30 ölçülerinde Michelin Sport Cup 2 lastikler, Zenvo’nun bu son modelini güvenle yavaşlatıyor ve durduruyor.
Adeta iç karartıcı denilebilecek viraj alma hızı, aracın tepkisinin öngörülebilirliğini aşan fakat kavramayı bozacak fazlalığın yönetilebildiği bir seviyede belirlenmiş.
Sürüş keyfini bozabilecek tek konu, kullanırken duyulabilecek metalik çatırdılar, ki o sesler de süper otomobil tutkunlarının aradığı mazoşist bir tutku aslında… Motorun tüm gücü arkadan itişe ve oradan da asfalta eksiksiz aktarılırken, kontrol edilebilen ekstrem sürüş, asıl istenen!..
Aktarma organlarını hissettiğiniz, fakat en vahşi sürüşe doğru sizi çeken bir mekanik sanat eseri olan TSR-S, en yoğun hız zevki için vitesleri de saliseler içinde değiştirmenizi istiyor.
Zenvo’nun çok ağır fakat çok hassas üretim metodlarında bir karbon jantını bile iki çalışanın bir hafta boyunca üretebildiğini de hatırlarken, bunca emeğin karşılığında ulaşılacak ultra performans için Avrupa’da vergiler hariç 1,46 milyon Euro hazırlamanız gerektiğini söyleyelim.
Son olarak; müşterilerin Zenvo’yu değil, kendisinin Zenvo sahibi olacak kişileri seçtiğini belirten Zenvo’nun kurucusu Troels Vollertsen, TSR-S’te kullanılan IQ denilen akıllı minimum/maksimum ayar gibi en yüksek teknolojilerin, otomotivdeki yeniliklerle sürekli güncellendiğini söylemesi de çok şaşırtıcı… Yani Zenvo, modellerini her 3,5 yılda bir değil, belki Præstø’daki her bir üretimde yani 3,5 ayda bir optimize edilebileceği ve hatta değişebileceği de aklımıza geliyor.
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.