“Birdcage Tipo 61 ve MC12 yarışçılarından esinlenilmiş MC20, herkesin beklediği safkan bir Maserati!.. Cabrio’su ve elektriklisi de olacak olan Maserati’nin yeni sporcusu, asfalta önce Coupe formunda ve müptelası olduğumuz safkan benzin parfümüyle teker basarken, 200 HP/litre ile Nettuno motoruyla V6 kavramı tamamen yeni bir boyuta taşıyor. ”
"Direksiyon simidindeki yükseklik artırma fonksiyonu, 40 km/h hıza kadar hidrolik sistem etkinleştirilip ön aksı 5 cm yükseltiyor ve hız tümsekleri veya aşırı dik rampalarda konfor sağlıyor." gibi cümlelerle Dünya gazetesi Hafta dergisinde yeni Maserati MC20 devrimini anlakmaya çalışmıştım... Şimdi CarsNews.TV sayfalarında da okuyabilirsiniz...
Covid-19 salgını nedeniyle lansmanlar da şekil değiştirirken; İtalya’da bir otomobilin prömiyerinde sosyal mesafeye dikkat edilmek istenirken, belki de dünyanın en farklı ve anlamlı organizasyonlarından birinin gerçekleştirilmesi sağlandı… Davetlilerin o markanın tarihindeki en önemli modellerinin içinden izlediği gösteride; sahneye çıkan yeni kahraman, adeta eskinin efsaneleri tarafından selamlanıyordu…
Maserati, 2014 yılında önden motorlu Alfieri konseptini göstermiş ve 3200GT ve Gran Turismo modellerinin ardından biraz daha kompakt yapıda bir SuperSport hazırlayacağını müjdelemişti…
Fakat, otomotiv hızla elektriklilere doğru evrim sürecine girince, tüm planlarını değiştirip markanın tamamen elektrikli ilk modeli de olacak olan yeni nesil süper spor otomobili MC20’yi ortaya çıkardı. Hibrit seçenekleri de hazırlanan bu yepyeni Maserati, bizim gibi eski nesil otomobilleri sevenleri de mutlu ederek, lansman versiyonunda çift turbolu V6 motoruyla damarlarında halen benzin aktığını da gösterdi.
105 yıllık köklü geçmişiyle Maserati’nin yarış dünyasına dönüşüne de işaret ederek Modena’daki 80 yıllık Viale Ciro Menotti tarihi fabrikasında üretilmeye başlanacak MC20, 2004-2010 arasında 14 GT şampiyonluğuna ulaşmış MC12’nin halefi olarak ismini de Maserati ve Corse yani yarış kelimelerinden ve markanın yeni miladı olarak belirlenen 2020 yılından almış.
Hatta, prototipini bile geçtiğimiz aylarda 90 yaşında hayata veda eden, Maserati’nin 1956 250F ve sonrasında Eldorado, Tipo 60 Birdcage, Tipo 61 ve 300 S yarışçılarını podyumlara çıkarmış motor sporları efsanesi Sir Stirling Moss’a ithaf etmişler.
MC20’nin motor sporlarıyla ilişkisinin asıl temeli ise, gövdesinin tam ortasına yerleştirilmiş, Formula 1 teknolojisinde mühendisliğinde yeni geliştirmiş motoru, Nettuno. Maserati patentindeki bu yenilikçi motor, 7500 devirde 630 beygir gücü ve 3.000 devirden itibaren de 730 Nm’lik maksimum tork sunuyor. Litre başına 207 HP üretirken verimlilik ve performansın artıp yakıt tüketiminin azaltıldığı bu motor, baştan aşağı teknik bir devrim olarak gösteriliyor.
Her bir beygir gücü aracın 1.470 kilogram ağırlığından 2.33 kg’yi ileri fırlatarak, 3 saniyeden önce 100 km/h’ye ve 8.8 saniyede de hız ibresinin 200’e ulaşmasını sağlıyor. İvmelenme ise 325 km/h ile sınırlandırılıyor. Vites topuzu olmayan 8-ileri çift kavramalı otomatik şanzıman da, tüm kuvvetin arka aksa doğru emisyon uyumluluğu da sağlayarak altısı güç ve ikisi yüksek hız vitesiyle istenildiği kadar aktarılmasıyla görevli.
Geleneksel 90° açılı, 82 mm strok ve 88 mm çaplı V6 silindirli 3.0 lt hacimdeki mimari, Bi-Turbo ile besleniyor. Spor otomobillerin gerekliliği kuru karter ve 11:1 sıkıştırma oranı ile çalışıyor. Nettuno teknolojisinde, doğrudan Formula 1’den transfer edilmiş, iki bujili yeni tip ön odacıklı yanma prensibi MTC Maserati Twin Combustion, ilk kez bir yol otomobili için tasarlanmış bir motorda kullanılıyor.
Gaz pedalına bastığınızda, her bir silindirdeki pasif ön bölmeler daha verimli yanma sağlaması için; sıkıştırma sırasında, yakıt karışımı ön bölmeye bastırılıyor ve orada tutuşturuluyor. Patlama basıncı, delikli bir diskten ana yanma odasına fırlarken de burada ikinci bir ateşleme gerçekleşiyor.
Ön Odacık tekniğinde; merkezi elektrot ile geleneksel yanma odası arasında bir yanma odası daha oluşturuluyor ve bir dizi özel olarak tasarlanmış delikle sisteme bağlanıyor. Yan buji çözümünde; motorun güç üretimi için ön odacığa ihtiyaç duymadığı durumlarda geleneksel bir buji, yanmayı desteklemek için devreye giriyor. Doğrudan ve dolaylı olmak üzere çift enjeksiyon sisteminde ise; 350 barlık yakıt besleme basıncına ve sistem devir seviyesine bağlı olarak gürültü seviyesi, emisyon ve yakıt tüketimi değerleri daha da düşüyor.
Bu kadar çok güçle oynamak ve dizginlemek için MC20’nin elektronik tork dağıtım vektörleme teknolojisi ve arka aksta yüzde yüze kadar kilitleme etkisine sahip bir elektronik diferansiyel de unutulmamış.
Bu performansa uyumlu optimum aerodinamizm fonksiyonundaki tasarım ayrıntılarına bakacak olursak; ön kaputtaki ve yanlardaki hava giriş ve çıkışları, otomobilin perspektifini bozmadan gövdeye entegre edilmiş. Ayrıca 240 km/h hızla ilerlerken 100 kilograma kadar temas basıncı oluşması için, Maserati mühendisleri, Dallara yarış garajının rüzgar tünelinde 2.000 saat çalışmışlar.
Vahşi sürüş heyecanını yavaşlatmak için ise, Brembo'nun karbon seramik fren sistemi kullanılmış. Yol tutuşu hatasız hale getirmekle görevli yolu okuyan elektronik amortisörleri de, Maserati ICU Şasi Kontrol sistemiyle birlikte çalışıyor ve böylece yarış pistindeki performans sertliği sonrası normal yola çıkıldığında günlük kullanım için yumuşuyorlar. Maksimum direksiyon hakimiyeti ve optimum yol tutuş için ön ve arka suspansiyonun “yarı sanal düzen”in dövme alüminyumdan yapıldığını da hatırlatalım.
MC20 tasarımı, alt yapısındaki çıkıntıları vurgulayan koyu kontrast parçaları ve üstte daha organik açık renkli gövde hatları olarak iki bölümden oluşuyor. Gösterişli aero ekstraları olmadan, fakat makaslı kapılarıyla yine de çok havalı olan MC20, kompozit materyal ve karbon fiber gövdesi CFRP monokok olarak hazırlanmış. Aynaları hariç 1.95 metre genişliği, 4.67 metre uzunluğu ve 1.22 metre yüksekliğindeki boyutları içindeki Alcantara, karbon ve deri döşemeli minimalist kokpite lazer kesim sportif koltuklara oturan uzun boylu sürücülerin kask taksalar bile sığabilmesi sağlanmış. Yani, Maserati Corse pilotu MC12 Dünya Şampiyonu Andrea Bertolini'nin fikriyle geliştirilmiş siyah deri kaplı karbon fiber spor direksiyon simidi üzerindeki marş ve Launch-Control tuşlarına her an basılıp, direksiyon altındaki vites pedallarıyla yarış pistinde oynamak isteyen bir genç İtalyan, bu yeni Maserati sporcusu…
Sürüş dikkatini dağıtmayacak şekilde düşünülmüş orta konsolda seramik kaplı, WET, GT, SPORT, CORSA ve ESC OFF olmak üzere beş farklı sürüş modunuzu seçebileceğiniz alüminyum bloktan frezelenmiş bir döner kontrol düğmesi, hemen altında vites seçimi ve camlar için düğmeler duruyor. Diğer tüm kumandaları ortadaki 10.25 inç’lik Touch Control Plus dokunmatik ekranı üzerinden yapabiliyorsunuz. Arka çapraz trafik asistanı, uyarlanabilir hız sabitleyici, kör nokta uyarı ve park yardımı gibi çeşitli sürüş destek sistemlerine de sahip olan yepyeni nesil MIA Maserati Akıllı Asistanı infotainment sistemi, spor otomobillerin manevra derdine çözüm olan arkadaki kanattan görüntüyü doğrudan iç aynaya veren bir geri görüş kamerası gibi SuperSport camiası için beklenmeyen özellikleri arasında akıllı telefonlar üzerinden bir Connect uygulaması da sunuluyor. Yakıt seviyesi, kapı kilidi, araç konumu, lastik basıncı ve diğer parametreler hakkında bilgi verilmesi, alarm sistemi olarak yapılandırılabilmesi ve araç hareket ettirildiğinde uyarı verebilmesi, üstündeki WLAN-Hotspot’a 8 mobil cihaz bağlanabilmesi, vesaire; MC20, modern zamanlara tam uyum sağlıyor.
Rönesans gerçekleştirmeyi iyi bilen İtalyanlar, Maserati’nin bu devrimi için Avrupa’da 200 ila 300 bin Euro fiyat biçiyorlar.
12 hoparlörlü Sonus Faber yüksek performans ses sistemine de sahip olan MC20, gerçekten iştahımızı kabartan bir süper otomobil olmuş…
Fakat, önemli bir sorumuz var… Bu yakışıklının önde 47 ve arkada 101 litrelik “bagajsız”lığıyla uzun yola nasıl çıkacağız?!..
Fakat, bu yakışıklı İtalyanın asıl sürüş keyfine bakmamız gerek:
MC20 ilk çalıştırıldığında etkin olan sürüş modu GT, maksimum kullanım kolaylığı ve konforuyla günlük sürüşe uyumlu.
WET, hızlanma ya da viraj alma sırasında savrulmayı önlemek için ıslak veya nemli yol yüzeylerinde daha kontrollü sürüş sunuyor.
SPORT modu yüksek çekiş koşullarında en yüksek performansı sunup pist kullanımı için ideal.
CORSA modu, çekiş kontrolünün daha az ve elektronik stabilite kontrolünün daha üst sınırlarda etkin hale geldiği uç noktada bir sürüş deneyimi için.
SPORT ve CORSA sürüş modlarında vites konsolundaki bir düğme ile suspansiyon sertliği de ayarlanabiliyor.
ESC OFF ise, tüm çekiş kontrol fonksiyonlarını devre dışı bırakıyor.
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.