“Çok yakında yollardaki otomobiller birbirleriyle "konuşmaya, anlaşmaya" ve birbirlerine "haber" vermeye başlayacaklar!.. Fakat, neden otomobillerdeki iletişim cihazları, her markada farklı bir zeminde çalışır?.. Niye bir standart yok?..”
Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği IATA'nın "The Hague" isminde, tüm uçakların birbirleriyle iletişim kurabilmesi, değişik havalimanlarıyla haberleşebilmesi, kısaca "görüp, görünebilmeleri, duyup, duyulabilmeleri" için tüm dünyada geçerli bir iletişim standardı vardır.
Bu standartlaşma, otomotivde de gerekli!.. Büyük otomotiv gruplarından en küçük otomobil markalarına kadar herkes, farklı yazılım, grafik ve elektronik kodlar ile, araç içi "eğlence", telefon sistemleri, internet bağlantıları, trafik takibi, araçtan araca bilgi transferi ve diğer sistemleri kullanıyorlar…
Artık radarları, sonarları ve kameralarıyla neredeyse "kendi başlarına" yürüyebilecek hale gelen modern otomobillerin günümüzde belli bir standart ile yerlerini göstermeleri, diğerlerini "görmeleri", kazalardan uzak durmaları, en çevreci şekilde gezmeleri gerekmiyor mu?...
Oysa, havacılıktaki gibi otomotivde de bir ortak standart oluşturulması çok zor değil!.. Araçtan araca bilgi geçişi, araçtan yol alt yapısına ya da ters yönlü bilgi iletişimi tam olarak gerçekleşmesinin öneminden bahseden Audi Satış ve Pazarlama patronu Luca de Meo, otomobil sahiplerine sunulan hizmetin otomotiv için yeni bir gelir kaynağı olduğunu da hatırlatıyor… Otomobil kullanıcılarına yönelik servislerin, akıllı telefon üretenlerin değil, otomotivcilerin işi olması gerektiğinin altını çiziyor…
Haksız değil!.. Araçta cep telefonu kullanımı, dikkati dağıtıyor ve kaza riski oluşturuyor… O sebeple araç ekranından sunulacak hizmetler, sürüş güvenliğini bozmaması gerekiyor… Bu işi de en iyi otomotivciler tasarlayıp geliştirebilirler…
Luca de Meo "Bu yepyeni bir oyun! Otomotiv, performans, tasarım, güvenlik ve sürdürülebilirlik başlıklarının altını doldurdu… Şimdi bu araç içi bilgi servislerini de kendisi yapmalı!" diyor. Otomobil sahiplerine internet, telefon ve yol bilgilerinin daha ekonomik rakamlarla sunulması gerektiğini, sürücülerin tüm bu iletişim ve bilgilere daha kolay ulaşmaları gerekli olduğunu da belirtiyor… "Boş park yerleri, otoyol gişeleri, yakıt istasyonları gibi gerekli şeyleri öğrenebilmek için, gereksiz harcama yapmamaları gerekiyor! Infotainment konusu bir standart zemin üzerinde geliştirilmeli… Herkes aynı dili konuşmalı!.." diyor, Luca de Meo.
Halbuki, otomotiv markalarının bu standartlaştırma için yeterli teknolojisi var! Otomobiller artık birbirleriyle iletişime geçebiliyor. Fakat, her marka kendi modelleri arasında bağlantı kurabiliyor. Bu iletişimin marka ve model farkı olmadan genelleşmesi şart!
Şu anda Car 2 Car W-LAN ya da kablosuz lokal bölge ağı oluşturabilen bazı otomobiller, artık Car 2 Car iletişimini bir konsorsiyum olarak standart bir uyum sağlamaları gerek!..
Avrupa'da bu otomotiv iletişim elektroniği şu anda bir standart zemin üzerine yerleşmek üzere… ABD'de de benzer bir çalışma, fakat farklı kodlarla yapılıyor… Fakat, Luca de Meo'nun dediği gibi "Küresel bir standart geliştirilmediği müddetçe, herkesin Ar-Ge harcaması ve çabalarının büyük bir anlamı olmayacak!"
Havacılık sektörü bunu 1919 yılında başardıysa, otomotiv de bunu 2013 yılında başarmalı!..
Ki, sürüş güvenliği ve rahatlığı için bunun bir şart olduğunu da unutmamalıyız!..
http://car-to-car.org/ hakkındaki ilk yazım, 17 Haziran 2013 AutoShow dergisinde de yayınlanmıştır.
CARSNEWS.TV, Okan ALTAN ve Teknoart Bilişim İşbirliğiyle yayınlanmaktadır.